Son Filmler :
Recent Movies

Bu casus uygulamalara dikkat edin!

Bu casus uygulamalara dikkat edin!

'Arayan kim' ya da 'Arayanı göster' konseptli söz konusu lar, uygulama dükkanlarından ücretsiz indirilebiliyor. Ancak uygulamalar yüklenildiği akıllı cep telefonundan rehberi bir anlamda 'çalıyor.'

Program kurulum sırasında önceden tanımlı olarak kullanıcıya sormadan telefon rehberini mobil ağ ya da yerel internet üzerinden yurtdışındaki kendi sunucusuna aktarıyor.
Genel olarak "Numara Paylaşım Kulübü" olarak adlandırılan bu nın rehberini almasını istemeyen kullanıcının, programı indirdikten sonra ivedi olarak cihazın her türlü internet bağlantısını kesip, ayarlar menüsüne girerek önceden işaretli olan kutucuğun içerisini boşaltması gerekiyor.
"Numara Paylaşım Kulübü" açıklamasında ise "Bu, daha da iyi bir arayan-görme deneyimi için kullanıcılar tarafından paylaşılan dünyanın en büyük telefon numarası ağıdır. Uygulama ayarlarını değiştirerek kulübe istediğiniz an katılabilir ya da ayrılabilirsiniz. Eğer ayrılmak isterseniz paylaştığınız bağlantıların tümü kulüpten otomatik olarak silinir. Ancak ayrıldığınızda paylaşılan milyonlarca numaraya erişemezsiniz" açıklamasına yer veriliyor.
Yazılım sunucuya aktarırken kişi hangi isimle kayıt ediyorsa o isimle gönderiyor. Dolayısıyla birini rehberine kötü bir isimle kaydeden kişinin listesi, sunucuya aktarıldıktan sonra başka makinelerde de aynı kötü isimle görülebiliyor.
Yazılımın bir başka özelliği ise herhangi bir cep numarası çevrildiğinde o numaranın sahibinin ismi ekranda görülebiliyor.  abone, GSM operatöründen numarasının gizli kalmasını istese bile bu tür uygulamalar dolayısıyla kimliği belirlenebiliyor.

Android Uygulamalarını Bilgisayarda Çalıştırma

Android Uygulamalarını Bilgisayarda Çalıştırma
Android işletim sisteminin dünya çapında milyonlarca kullanıcının mobil cihazında yüklü olması ve bu işletim sistemi için geliştirilen uygulamların sayısının milyarları aşması beraberinde farklı ihtiyaçları da getirmekte. Kimimiz sürekli kullandığımız anlık mesajlaşma işlemlerini evimizde ya da ofisimizde bilgisayarımızın klavyesini kullanarak daha hızlı ve daha rahat bir şekilde gerçekleştirmeyi isteriz, kimimiz de oynadığımız Android oyunlarını daha büyük ekranda ve daha akıcı bir şekilde oynamak isteriz. Bu sebeplerden ötürü Android uygulamalarını bilgisayarda çalıştırma ihtiyacı doğmaktadır.
Bu ihtiyacı giderebilmek için geliştirilen sınırlı sayıdaki alternatiflerden biri olan BlueStacks birçok Android uygulamasını bilgisayarımızda çalıştırmamıza imkan tanımakta. Bir Android emülatörü olan BlueStacks kullanarak nasıl Android uygulamalarını bilgisayarınızda çalıştırabileceğinizi bu yazımızda resimli olarak anlatacağız. Fakat ilk olarak BlueStacks programını bu bağlantıdan bilgisayarımızı indiriyoruz ve kuruyoruz: 
Alıntıdır

The Walking Dead 5. Sezon Onayını Aldı

The Walking Dead 5. Sezon Onayını Aldı

Dördüncü sezon galasıyla 20,2 milyon izleyici sayısına ulaşarak kendi rekorunu kıran The Walking Dead, AMC TV kanalının yaptığı açıklamaya göre beşinci sezon için onay aldı.

The Walking Dead dördüncü sezona ulaşıncaya kadar birçok listede zirveye oynadı ve birçok eleştirmenden olumlu puan aldı. Bunun yanında Emmy Ödüllerine gibi büyük bir ödüle adaylığını koydu ve bu alanda da başarısını korudu.

Kıyamet sonrası zamanda bir grup insanın zombilere karşı yaşam mücadelesi vermesini konu alan dizinin yapımcıları beşinci sezonda da aynı ekiple devam edeceklerini belirtirken oyuncu kadrosuyla ilgili bir değişiklikten bahsetmediler. Belki de bahsetmemeleri gerekiyordur?


32 Bit ve 64 Bit Arasındaki Farklar

32 bit ve 64 bit terimleri bir bilgisayarın işlemcisinin (CPU) bilgileri işleme şekilleriyle ilgilidir. Windows'un 32 bit ve 64 bit sürümleri sırasıyla 32 bit ve 64 bit işlemciye sahip bilgisayarlar için tasarlanmıştır.

Windows'un 64 bit sürümü 32 bit sürümüne nazaran daha fazla bellek kullanımına sebep olur. Bu da performansı olumsuz yönde etkiler. O yüzden bilgisayarınızın performansına göre 32 bit veya 64 bit işletim sistemi seçmenizde fayda var. Mesela sahip olduğunuz RAM 4GB ve altıysa 32 bit sistem kullanmalısınız. Eğer üstüyse 64 bit kullanmanızda bir sakınca yoktur ki bu sisteminizin performansını da olumlu yönde etkiler.

Peki sisteminizin 32 bit mi yoksa 64 bit mi olduğunu nerden anlarsınız? Bunu anlamanın iki basit yolu var. Biri Denetim Masası » Sistem yolunu kullanmak. İkincisi ise Başlat » R tuş kombinasyonlarını kullanmak.

Teknik açıdan 32 bit ve 64 bit farkını anlatmak gerekirse durum şöyle özetlenebilir;
32 bit sistemi sadece 4GB RAM'e kadar kullanabilirsiniz. 4GB üstü RAM için 64 bit sistem kullanılmalıdır.
64 bit işletim sisteminde tüm işaretçiler 8 bayt yerine 4 bayt alır. 64 bit sistemde bu da 30% performans artışına yakın bir değere karşılık gelir.
4GB RAM'e sahip olsanız bile birçok 32 bit işletim sistemi, çalışan yazılımların sadece 2GB'a kadar kullanmalarına izin verir. Kalan 2GB işletim sistemi ise uygulamalar ve sürücülerle data paylaşımı için rezerve edilir.
32 bit 64 bit farkını kullanıcı açısından değerlendirmek gerekirse;
Uygulama hızı 64 bit de 32 bit'e göre daha hızlıdır. Uygulamanın da 64 bit desteğinin olması gerekir, pek çok kullanıcı bu hız farkına varamayabilir. Fakat bu fark sistemi rahatlatmaya yeter.
Video, fotoğraf gibi büyük boyutlu dosyalarla işlem yapıyorsanız iyi bir RAM'e ihtiyacınız olacağından 32 bit yerine 64 bit sistem seçmelisiniz.
Bazı donanımlar 64 bit sürücüsüne sahip değildir. Anakartın ve işlemcinin 64 bit olması yeterli olmayabilir ilave donanımlar için 64 bit sürücüsü var mı diye kontrol edilmelidir. Bunu zaten 64 bit bir işletim sistemi CD/DVD'si taktığınızda anlayabilirsiniz. Desteklemiyorsa uyarı verecektir.
Yazıyı bitirmeden önce küçük bir not düşmek gerekirse bazı makalelerde 32 bit, x86 olarak da anılabilir. 64 bit işletim sistemlerindeki Program Files klasörünün yanında Program Dosyaları (x86) adında farklı bir klasörün bulunmasının nedeni de budur. Bu klasörün içinde 64 bit işletim sisteminde bulunan 32 bit destekli yazılımlar bulunur.

'Ölümcül Deney 6' Geliyor!

'Ölümcül Deney 6' Geliyor!

Yönetmen Paul W.S.  Anderson, Resident Evil 6 için sonbaharda kamera arkasına geçiyor. Net bir başlangıç tarihi olmayan çekimlerin sonbaharda başlaması ve 2014'te vizyona girmesi hedefleniyor.

Resident Evil 6'nın muhtemel oyuncu kadrosu  Milla Jovovich, Sienna Guillory, Michelle Rodriguez, ve Boris Kodjoe olacağı tahmin ediliyor.

2002'deki ilk filmden bu yana Paul W.S. Anderson'un senarsunda titizlikle çalıştığı serinin son filmi için senaryo çalışması tamamlandı.

Resident Evil 6'nın serinin son filmi olacağını biliyoruz.

The Walking Dead- 4.Sezon 3.Bölüm

The Walking Dead- 4.Sezon 3.Bölüm

4. sezon için yapımcılar yaptığı yorumlarda Rick ve grubunun zombilerden daha büyük dertleri olacağına yer vermişlerdi. Salgın hastalık bunlardan biriydi ve Vali hâlâ ortalarda yok. O yüzden salgını birinci planda tutabiliriz. Salgının nelere yol açtığını da ikinci bölümde gördük.

Rick'in geçtiğimiz sezona göre ne kadar acımasız olduğunu da yine bu bölümde öğrenmiş olduk. Ama o durumda domuzları zombilere yem olarak vermek en doğru seçim gibi geliyor insana ki Rick domuzları kestiğinden hiç memnun değildi.

Öte yandan bir kenara sürüklenip yakılmış iki insan ve geceleri zombileri besleyip tel örgülere çeken gizemli bir kişilik var.

Üçüncü bölümde bizi neler bekliyor bakalım. Bu bölümde her zamanki gibi gerilim dolu bir bölüm olacak gibi görünüyor.

12 yaşındaki çocuk hükümet sitelerini hacklediğini itiraf etti

12 yaşındaki çocuk hükümet sitelerini hacklediğini itiraf etti

Sadece 12 yaşında olan bir   adına sitelerini lediğini  etti.

Geçtiğimiz günlerde Kanada'da çok ilginç bir gelişme yaşandı. Sadece12 yaşında olan bir  Montreal ine gitti ve dünyaca ünlü er topluluğu Anonymous adına birçok  ve polis sitesini hacklediğiniitiraf etti. Siyasi amaçlarla olmadığı açıklanan bu lar arasında Şili Hükümeti ve Halk Sağlığı Quebec Enstitüsü gibi önemli kuruluşlar da yer alıyor.
Polise vermiş olduğu ifadesinde birçok önemli siteyi çökerttiğini ve veritabanı üzerinden kullanıcı bilgilerine ulaştığını söyleyen çocuğun tahminen 60 bin dolar hasar verdiği söylendi. Gelecek ay itibariyle mahkum edileceği açıklanan çocuğun bu saldırıları gerçekten Anonymous için gerçekleştirip gerçekleştirmediği ise henüz belli değil.
Bunların yanında polis bu küçük çoğun ismini ise vermedi. Çocuğun internetteki  video ve haberlerinden etkilenip böyle şeyler yapmış olabileceği de tahminler arasında.

Saatlerinizi 1 Saat Geri Almayı Unutmayın

Gün ışığından daha fazla faydalanmak adına saatleri geri alma uygulamasına devam ediliyor. Bu yıl da saatler geri alınacak.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da gün ışığından daha fazla faydalanmak adına saatleri geri alma uygulamasına devam ediliyor.

Gün ışığından daha fazla faydalanmak adına 31 Mart Pazar günü saat 03.00'te geçilen yaz saati uygulaması, 27 Ekim 2013 Pazar günü saat 04.00'ten itibaren saatlerin 1 saat geri alınmasıyla son bulacak.

Kış Saati uygulaması 27 Ekim 2013 Pazar günü başlayacak.

Bakan Yıldız da açıkladı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, saatlerin ileri-geri alındığı uygulamayı çeşitli yönleriyle değerlendirdiklerini belirterek, mevcut uygulamanın devamı yönünde karar aldıklarını bildirdi.

Bakan Yıldız, yaz-kış saati uygulamalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Bakanlık olarak saatler geri alındığında enerjide daha fazla tasarruf sağlandığını ifade ettiklerini anımsatan Yıldız, bunu yaptıkları hesaplamalarla da ortaya koyduklarını söyledi.

Bunun için sürekli yaz saatinde olunmasının daha doğru olduğunu belirttiklerini ifade eden Bakan Yıldız, şöyle konuştu :

"Bu konuyu Bakanlar Kurulu'na da sunduk. Fakat bu konunun gerek Avrupa Birliği süreci gerekse bir kısım ticari hususlar ve borsalarla ilgili daha senkron bir halde olması istendi.Bunun gibi diğer faydaların enerji tasarrufundan daha az olmadığı söylendi. Konunun sadece enerji tasarrufu boyutu yok, birçok argümana bakılarak buna karar veriliyor. Dolayısıyla saatlerin ileri-geri alındığı mevcut uygulamanın devamı yönünde karar alındı. Biz de Bakanlar Kurulu'nun bu şekliyle aldığı karar doğrultusunda mevcut uygulamaya devam edeceğiz ."

Bakanlar Kurulu kararı doğrultusunda gün ışığından daha fazla yararlanmak amacıyla saatler 31 Mart Pazar günü saat 03.00'ten itibaren 1 saat ileri alınmıştı. Yaz saati uygulamasının sona ermesiyle 27 Ekim Pazar günü bu kez 04.00'ten itibaren saatler, 1 saat geri alınacak.

Saatler neden geri alınıyor?

Türkiye'de yaz saati uygulaması ilkbaharda başlıyor ve sonbaharın ortasında bitiyor. Böylece 7 ay süresince ileri saat uygulaması yapılıyor. Yani saat için esas alınan 30 nolu meridyenken 45 nolu meridyen oluyor.

Kış mevsiminin başlamasına 1 ay kala ulusal saatlere esas meridyen, 45 nolu meridyen yerine 30 nolu meridyen olarak belirleniyor. Saatlerin geri alınması ise 5 ay sürüyor.

Saat değişiminden beklenen fayda ve tasarruf yaz saati uygulamasında gerçekleşiyor. Bütün bu değişimler, yaz saati uygulamasını kullanan başta AB ülkeleri olmak üzere diğer ülkelerle beraber yapılıyor.

İlkbaharda başlayıp sonbaharın ortasında biten 7 aylık uygulama ile birçok etkene bağlı olmakla birlikte yaklaşık 800 milyon-1 milyar kilovat saat arasında elektrik tasarrufu yapıldığı tahmin ediliyor. Bu tasarruf miktarı orta ölçekli bir hidroelektrik santralin yıllık üretimine karşılılık geliyor.

Politikacı sıcak, vatandaş soğuk bakıyor

Ekvatora yakın ülkelerde yıl boyu gün ışığından faydalanılan bölüm ya hiç değişmiyor ya da çok az değişiyor. Ekvatora uzak ülkelerde ise gün ışığından faydalanılan zaman dilimi yıl boyu çok fazla değişiyor. Dolayısıyla Ekvatora uzak ülkeler yıl içerisinde yaz saati uygulaması yaparak gün ışığından daha fazla faydalanma yoluna gidiyor.

Türkiye, İspanya ile birlikte yaz saati uygulayan AB ülkeleri arasında ekvatora en yakın ülke konumunda bulunuyor. AB ülkelerinin tümünün yaz saati uygulaması yapması gerekiyor. AB'de bu konuda bir direktif bulunuyor.

Ancak uygulamanın verimliliği dünyada tartışılmaya devam ediyor. Politika yapıcılar uygulamanın enerji tasarrufu sağladığı için devamından yana tavır koyarken, vatandaşlar saat değişikliklerine sıcak bakmıyor. Uygulamanın verimliliği bilim dünyasında da tartışılıyor.

Enerji tasarrufu özellikle aydınlanma için harcanan enerjiden yapılıyor. Bu bağlamda ileri saat uygulaması ile sabah saatleri akşama kaydırılıyor. Isınma ise beklenen faydada ikinci sırada yer alıyor.

Türkiye'de ise 1925 yılında 30 derece boylamının ulusal saate esas alınmasına karar verildi. 1978-1984 yılları arasında ise 45 nolu meridyen ulusal saat için esas alındı. 1984 yılında tekrar 30 nolu meridyen ulusal saat için esas alınmaya başlandı. Bu kararın gerekçesinde, 45 nolu meridyenin kullanılması ile sağlanan enerji tasarrufunun az olduğu fakat bankacılık ve benzeri işlemlerde Avrupa ülkeleri ile uyum sağlanması gerektiği ifade edildi. Buna karşın doğu ülkeleri ile benzer uyum sorunları daha da arttı.

Türkiye'nin AB'ye uyum süreci uygulamanın devamındaki en önemli etken durumunda bulunuyor.

Dünya 3'e ayrılıyor

Dünyada ülkeler yılın belli dönemlerinde yaz saati uygulaması yapmalarına göre 3 farklı grup oluşturuyor. Yaz saati uygulamasında ülkelerin ve bölgelerin izledikleri politikalara göre oluşturdukları gruplar şöyle :

Yaz saati uygulayan ülkeler: AB ülkeleri ve ABD, Kanada, Meksika, Şili.

Yaz saati uygulamasını hiç uygulamayan ülkeler: Venezuela, Tayland, Arap yarımadası, Orta Afrika kıtasının bir bölümü, Güney Amerika'nın bazı ülkeleri ve bazı Uzakdoğu ülkeleri.

Yaz saati uygulayıp vazgeçen ülkeler: Çin, Rusya, Japonya,Güney Kore, Hindistan, Pakistan, Libya, Cezayir, Peru, Orta Asya ülkeleri, Avustralya'nın bir kısmı, Orta ve Güney Amerika kıtasındaki bazı ülkeler.

İnternette İzini Kaybettirmek İsteyenlere Destek

İnternette İzini Kaybettirmek İsteyenlere Destek, Angela Merkel, Burçin Aygünİnternette gezinirken ya da sohbet ederken hiç kimsenin sizi takip etmesini istemiyorsanız çözümünüz Mozilla'dan geliyor.
NSA'in sadece ABD vatandaşlarını değil, tüm dünya ülkelerini, hatta Almanya Başbakanı Merkel'i bile her türlü dijital ortamda takip ettiği ortaya çıkarılan projesi PRISM internet kullanıcıları arasında büyük bir paniğe sebep olmuştu. Akıllı telefonlardan yapılan konuşmalardan tutun da, SMS ve e-postalara kadar takip edilen dünya vatandaşlarının yardımına ise bu sefer Mozilla Firefox koşuyor!

Sanal alemde gezinti yaparken sizleri kimlerin izlediğini, hangi sitelerin kullanım geçmişinizi araştırdığını ve bu tip sitelerin hangilerinin birbiri ile işbirliği içinde olduğunu artık rahatlıkla öğrenebileceksiniz. Firefox web tarayıcısı için gelen Lightbeam adlı eklenti, kullanıcısına "kimlerin izinsiz giriş yaptığını", kimlerin zorla reklam ve zararlı sitelere yönlendirmede bulunduğunu teker teker gösterecek. Farkına dahi varmadığınız ufak tefek üçüncü parti yazılımlar da bu listenin içinde yer alıyor.

Kişisel mahremiyetine özel gösteren her kullanıcının kaçırmaması gereken Lightbeam eklentisini buradan indirebilirsiniz. 

Saatlerinizi 1 Saat Geri Almayı Unutmayın

Saatlerinizi 1 Saat Geri Almayı Unutmayın, Bakanı YıldızGün ışığından daha fazla faydalanmak adına saatleri geri alma uygulamasına devam ediliyor. Bu yıl da saatler geri alınacak.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da gün ışığından daha fazla faydalanmak adına saatleri geri alma uygulamasına devam ediliyor. 

Gün ışığından daha fazla faydalanmak adına 31 Mart Pazar günü saat 03.00'te geçilen yaz saati uygulaması, 27 Ekim 2013 Pazar günü saat 04.00'ten itibaren saatlerin 1 saat geri alınmasıyla son bulacak. 

Kış Saati uygulaması 27 Ekim 2013 Pazar günü başlayacak. 

Bakan Yıldız da açıkladı 

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, saatlerin ileri-geri alındığı uygulamayı çeşitli yönleriyle değerlendirdiklerini belirterek, mevcut uygulamanın devamı yönünde karar aldıklarını bildirdi. 

Bakan Yıldız, yaz-kış saati uygulamalarına ilişkin açıklamalarda bulundu. 

Bakanlık olarak saatler geri alındığında enerjide daha fazla tasarruf sağlandığını ifade ettiklerini anımsatan Yıldız, bunu yaptıkları hesaplamalarla da ortaya koyduklarını söyledi. 

Bunun için sürekli yaz saatinde olunmasının daha doğru olduğunu belirttiklerini ifade eden Bakan Yıldız, şöyle konuştu 

"Bu konuyu Bakanlar Kurulu'na da sunduk. Fakat bu konunun gerek Avrupa Birliği süreci gerekse bir kısım ticari hususlar ve borsalarla ilgili daha senkron bir halde olması istendi.Bunun gibi diğer faydaların enerji tasarrufundan daha az olmadığı söylendi. Konunun sadece enerji tasarrufu boyutu yok, birçok argümana bakılarak buna karar veriliyor. Dolayısıyla saatlerin ileri-geri alındığı mevcut uygulamanın devamı yönünde karar alındı. Biz de Bakanlar Kurulu'nun bu şekliyle aldığı karar doğrultusunda mevcut uygulamaya devam edeceğiz ." 

Bakanlar Kurulu kararı doğrultusunda gün ışığından daha fazla yararlanmak amacıyla saatler 31 Mart Pazar günü saat 03.00'ten itibaren 1 saat ileri alınmıştı. Yaz saati uygulamasının sona ermesiyle 27 Ekim Pazar günü bu kez 04.00'ten itibaren saatler, 1 saat geri alınacak. 

Saatler neden geri alınıyor? 

Türkiye'de yaz saati uygulaması ilkbaharda başlıyor ve sonbaharın ortasında bitiyor. Böylece 7 ay süresince ileri saat uygulaması yapılıyor. Yani saat için esas alınan 30 nolu meridyenken 45 nolu meridyen oluyor. 

Kış mevsiminin başlamasına 1 ay kala ulusal saatlere esas meridyen, 45 nolu meridyen yerine 30 nolu meridyen olarak belirleniyor. Saatlerin geri alınması ise 5 ay sürüyor. 

Saat değişiminden beklenen fayda ve tasarruf yaz saati uygulamasında gerçekleşiyor. Bütün bu değişimler, yaz saati uygulamasını kullanan başta AB ülkeleri olmak üzere diğer ülkelerle beraber yapılıyor. 

İlkbaharda başlayıp sonbaharın ortasında biten 7 aylık uygulama ile birçok etkene bağlı olmakla birlikte yaklaşık 800 milyon-1 milyar kilovat saat arasında elektrik tasarrufu yapıldığı tahmin ediliyor. Bu tasarruf miktarı orta ölçekli bir hidroelektrik santralin yıllık üretimine karşılılık geliyor. 

Politikacı sıcak, vatandaş soğuk bakıyor 

Ekvatora yakın ülkelerde yıl boyu gün ışığından faydalanılan bölüm ya hiç değişmiyor ya da çok az değişiyor. Ekvatora uzak ülkelerde ise gün ışığından faydalanılan zaman dilimi yıl boyu çok fazla değişiyor. Dolayısıyla Ekvatora uzak ülkeler yıl içerisinde yaz saati uygulaması yaparak gün ışığından daha fazla faydalanma yoluna gidiyor. 

Türkiye, İspanya ile birlikte yaz saati uygulayan AB ülkeleri arasında ekvatora en yakın ülke konumunda bulunuyor. AB ülkelerinin tümünün yaz saati uygulaması yapması gerekiyor. AB'de bu konuda bir direktif bulunuyor. 

Ancak uygulamanın verimliliği dünyada tartışılmaya devam ediyor. Politika yapıcılar uygulamanın enerji tasarrufu sağladığı için devamından yana tavır koyarken, vatandaşlar saat değişikliklerine sıcak bakmıyor. Uygulamanın verimliliği bilim dünyasında da tartışılıyor. 

Enerji tasarrufu özellikle aydınlanma için harcanan enerjiden yapılıyor. Bu bağlamda ileri saat uygulaması ile sabah saatleri akşama kaydırılıyor. Isınma ise beklenen faydada ikinci sırada yer alıyor.

Türkiye'de ise 1925 yılında 30 derece boylamının ulusal saate esas alınmasına karar verildi. 1978-1984 yılları arasında ise 45 nolu meridyen ulusal saat için esas alındı. 1984 yılında tekrar 30 nolu meridyen ulusal saat için esas alınmaya başlandı. Bu kararın gerekçesinde, 45 nolu meridyenin kullanılması ile sağlanan enerji tasarrufunun az olduğu fakat bankacılık ve benzeri işlemlerde Avrupa ülkeleri ile uyum sağlanması gerektiği ifade edildi. Buna karşın doğu ülkeleri ile benzer uyum sorunları daha da arttı. 

Türkiye'nin AB'ye uyum süreci uygulamanın devamındaki en önemli etken durumunda bulunuyor. 

Dünya 3'e ayrılıyor 

Dünyada ülkeler yılın belli dönemlerinde yaz saati uygulaması yapmalarına göre 3 farklı grup oluşturuyor. Yaz saati uygulamasında ülkelerin ve bölgelerin izledikleri politikalara göre oluşturdukları gruplar şöyle 

Yaz saati uygulayan ülkeler: AB ülkeleri ve ABD, Kanada, Meksika, Şili. 

Yaz saati uygulamasını hiç uygulamayan ülkeler: Venezuela, Tayland, Arap yarımadası, Orta Afrika kıtasının bir bölümü, Güney Amerika'nın bazı ülkeleri ve bazı Uzakdoğu ülkeleri. 

Yaz saati uygulayıp vazgeçen ülkeler: Çin, Rusya, Japonya,Güney Kore, Hindistan, Pakistan, Libya, Cezayir, Peru, Orta Asya ülkeleri, Avustralya'nın bir kısmı, Orta ve Güney Amerika kıtasındaki bazı ülkeler. 

...Ve Nokia efsanesi geri döndü!

"Artık bitti" denilen Nokia'nın Windows Phone ve Lumia cepleri ile geldiği nokta, göz kamaştırıyor!

...Ve Nokia efsanesi geri döndü!

Nokia bir zamanlar akıllı telefon piyasasının yarısından fazlasını kontrol eden bir devdi. Ancak Symbian işletim sistemi iOS ve Android karşısında dayanamadı ve sonunda firmanın Microsoft'ta satılmasına kadar gelen süreç başlamış oldu.

 Ancak Nokia'nın üçüncü çeyrek için açıkladığı rakamlar, Windows Phone ile beraber markanın yeniden yükselişe geçtiğini doğruluyor. Üçüncü çeyrekte 8 milyon adet Lumia telefon satan Nokia böylece Windows Phone eko sistemine büyük güç katmış oldu.

 Nokia ikinci çeyrekte ise 7.4 milyon Lumia satışı gerçekleştirmişti. Bu rakamlar, geçen yılın aynı dönemine göre ise iki kat artış anlamına geliyor. Nokia aynı zamanda dünyadaki tüm Windows Phone satışlarının yüzde 89'unu gerçekleştiriyor. HTC yüzde 7,7 ile ikinci sırada geliyor.

 Samsung ise yüzde 1,8 ile üçüncü sırada yer alıyor. Nokia'nın Microsoft tarafından satın alınma işlemleri tamamlandığında, 2014 başından itibaren telefon satışlarının çok daha fazla artması bekleniyor.

Nokia'nın satın alınmasından sonra HTC'nin Windows Phone telefonlardan uzaklaşacağını açıklamasının da bunda etkisi olacak.

Facebook'tan eleştirilen karar

Facebook'tan eleştirilen karar

Facebook, kafa kesme görüntülerine getirdiği yasağı kaldırdı. Sosyal paylaşım sitesi Mayıs'ta bu kliplerin kalıcı psikolojik zarar vereceği yolundaki şikayetler üzerine bu kliplere yasak getirmişti.







Amerikan şirketi şimdi, kullanıcıların bu tür görüntüleri izleyip kınamakta özgür olduklarını ancak bunların yüceltilmemesi gerektiğini söylüyor.

İntiharları önleme amaçlı bir yardım örgütü Facebook'u bu kararından dolayı eleştirdi. Yellow Ribbon (Sarı Kurdele) adlı derneğin Kuzey İrlanda şubesinden psikolog Dr. Arthur Cassidy, bu tür görüntülerin birkaç saniye izlenmesinin bile özellikle gençlerin zihinlerinde kalıcı izler bırakabileceğini söyledi.

'Birkaç saniyesi bile zararlı'

Cassidy, "Görüntüler ne kadar korkunç olursa, psikolojik açıdan yıkıcılığı da o kadar büyük olur" dedi. Facebook, 13 yaşından büyük herkesin siteye üye olmasına izin veriyor.

BBC Facebook'un kural değişikliğinden, şirketin, maskeli bir adamın, bir kadını keserken gösteren klibi kaldırmayı reddetiğini söyleyen bir okuyucunun şikayetiyle haberdar oldu.

Bu görüntülerin Meksika'da çekildiği düşünülüyor. BBC, Facebook'un kurallarını inceledikten sonra şirketin bu tür vahşet görüntülerine, paylaşan kişinin bu davranışı yüceltmemesi ve kimseyi teşvik etmemesi koşuluyla izin verdiğini ortaya çıkardı.

Nokia’nın yeni tableti görüntülendi

Nokia’nın 22 Ekim’de yapacağı büyük etkinliğe sayılı günler kala yeni tableti Nokia Lumia 2520’nin yeni görüntüleri geldi. Geçtiğimiz günlerde cyan rengiyle de ortaya çıkan tabletin bugün de kırmızı rengi ortaya çıktı.

Nokia’nın yeni tableti görüntülendi

Tablet Windows RT sürümüyle gelecek ve Apple iPad ile aynı zamanda 22 Ekim’de tanıtılacak. Öte yandan tabletin görünümü Lumia’ların büyük versiyonu gibi olacak.

22 Ekim Nokia Lumia tabletin yanı sıra Windows Phone phablet 1520’nin tanıtımıyla devam edecek. Windows Phone ile gelecek olan en büyük telefon olacak ve ekran boyutlarının da 5 inçin üzerinde olması bekleniyor. 8 GB GDR3 ve 4 çekirdekli işlemciyle çalışacak. Microsoft’un yani Nokia’ın tabletinin de 7 inç boyutlarına sahip olacağı belirtiliyor.

Nokia’nın yeni tableti görüntülendi

Etkinlik öncesi Lumia tablet ve phabletler hakkındaki bilgiler bu kadarla sınırlı. 22 Ekim’de hem Nokia’nın hem de Apple’ın etkinliğinin olması nedeniyle kullanıcıların gözleri teknoloji haberlerinde olacak.

Finansbank’tan Bilinçli Harcama Hareketi

Finansbank’tan Bilinçli Harcama Hareketi
Finansbank, ilk defa kredi kartı sahibi olacaklar için bir ilki gerçekleştiriyor.

Daha önce kredi kartı olmayıp ilk defa kart alacaklara, bilinçli harcama alışkanlığı kazandırmak için Yılmaz Vural ile “İlk Kartım” programında bir araya geliyor.

Farklı hedef kitlelere hitap eden pek çok kartı olan Finansbank, müşterilerinin bilinçli harcamalar yapmasına verdiği önemi “İlk Kartım” programı ile gösteriyor. “İlk Kartım” programı kapsamında, limit kısıtlamadan hatırlatma servislerine, İnternet Bankacılığı ve ATM gibi hızlı kanallardan anında hesap bilgisi öğrenmeye kadar pek çok özelliği kullanıcılarına bilinçli harcamayı öğretmek için kullanıyor.

Peki kredi kartı sahiplerini “İlk Kartım” bilinçli harcama hareketinde neler bekliyor?

BORÇLARI ARTMASIN DİYE LİMİT KISITLAMA

Kredi kartını alan kullanıcıların bilinçli harcamayı öğrenmeleri için ilk7 ay limitleri kısıtlanıyor. Bunun nedeni, kart sahiplerini borçlarını aniden artıracak hareketlerden korumak. Kart kullanımını düzenleyen ve harcamalarını bütçelerine göre yapan kullanıcıların limitleri açılıyor. Kartlarını diledikleri gibi kullanma imkanı veriliyor.

ÖDEMELERİNİ UNUTMASINLAR DİYE HATIRLATMA SERVİSLERİ

Finansbank “İlk Kartım” platformunun en önemli servisleri arasında, hatırlatma servisi yer alıyor. Kart sahiplerine borçları ve ödeme zamanları hatırlatılarak, gecikme nedeniyle artan borç yükünü ortadan kaldırmak hedefleniyor.

Kart sahipleri, harcamalarını kontrol etmek için kendilerine üst limit belirliyor. Farkında olmadan bu üst limit aşıldığında, hatırlatma servisleri tarafından uyarı yapılıyor.

BİLİNÇLİ ALIŞVERİŞ İÇİN LİMİT SORGULAMA

İlk Kartım” programı, bütçe planlamasını da kolaylaştırıyor. Anında limit sorgulama özelliği ile tüm kart sahipleri, limitlerini SMS atarak hızla öğrenebiliyor. Bu da onları daha bilinçli harcama yapma konusunda teşvik ediyor.

İŞLEMLERİNDE HIZ KAZANMALARI İÇİN HIZLI BANKACILIK

Bilinçli harcama alışkanlığı kazandırmak için yaratılan “İlk Kartım” programı, kart sahiplerini hızlı bankacılık işlemleriyle tanıştırıyor. İnternet Bankacılığı, ATM ve Telefon Bankacılığı gibi hızlı bankacılık işlemleri, tüm kart sahiplerinin bankacılık işlemlerinde hızlanmasını sağlıyor.

Program boyunca bilinçli harcamayı ve ödemelerini düzenlemeyi öğrenen kart sahiplerinin limitleri ve kart özellikleri zaman içinde artıyor. Böylece kart sahiplerinin kredibiliteleri de yükseliyor.

Kredi kartı kullanımını daha bilinçli hale getirmeyi hedefleyen “İlk Kartım” programı, bilinçli kullanıldığında kredi kartının büyük kolaylık sağladığını ve bütçeleri rahatlattığını anlatmak için oluşturulmuş başarılı bir sosyal sorumluluk projesi. Bu proje boyunca, kart sahiplerini rahatlatacak bilinçli harcama hareketi “İlk Kartım” Finansbank’tan, bilinçli harcama taktikleri Yılmaz Hoca’dan.

Program hakkında detaylı bilgi sahibi olmak ve başvuruda bulunmak için tıklayın;

www.ilkkartim.com.tr


Bir bumads advertorial içeriğidir.


The Walking Dead - 4.Sezon 2.Bölüm

The Walking Dead - 4.Sezon 2.Bölüm

Uzun bir bekleyişten sonra birinci bölümü izledik. Bazı izleyicilerin beklentisini karşılamamasına rağmen benim tam istediğim gibi bir bölümdü. Hele o market sahnesinde tavandan düşen zombiler olağanüstüydü. Premier bölüm diye adamlar ne yapacaklarını şaşırmış sanırsam.

Dördüncü sezonu beklerken yayınlanan tanıtım videolarında Andrew Lincoln grubun tarıma başladığını söylemişti. Birinci bölümde buna şahit olduk. Bunun yanında Violet adlı domuzun öylece yattığını da gördük. Bu ilerleyen bölümde grup için bir tehdit olabilir mi acaba? Ondan daha önemli olan telleri zorlayan zombi yığını var. Rick'in kısa zamanda bu soruna bir çözüm getirmesi gerekiyor ki ikinci bölüm fragmanında zombilerin içeri daldığını gördük. Ama belki de asıl tehdit banyoda zombiye dönüşen Patrick'tir. Bence senaristler iki taraftan zombileri salacak. İzleyip göreceğiz.

The Walking Dead - 4.Sezon 1.Bölüm

The Walking Dead - 4.Sezon 1.Bölüm

Yine kendisine yakışır bir finalle 3. sezonu bitiren The Walking Dead'da Vali çıldırıp ekibin bir kısmını katletmişti. Rick ve grubu ile Woodbury arasındaki gerilim sezon boyu hat safhada seyrini sürdürmüştü. Carl'ın insanlar hakkındaki düşüncesinin yanlış olduğunu göstermek için Rick grubuna bir otobüs dolusu insanı dahil etti. 4. sezon başlamadan önce FX'in sitesinde yayınlanan tüyolardan anladığım kadarıyla Rick tarıma başlamış. Artık yiyecek arama gibi bir derdi azalttılar sanırım. Bu videolarda yapımcıların ağzından çıkan şu söz de seyircileri olabildiğince tatmin edecek gibi görünüyor. 'Bu sezon geçtiğimiz sezonlardan daha çok zombi olacak'. Bakalım "Kazasız belasız 30 gün" adlı 4. sezonun 1. bölümününde bizleri neler bekliyor?

Çinli çift iPhone almak için bebeklerini sattI[Yok Artık]

Çinli çift iPhone almak için bebeklerini sattıGünümüzde her ülkede olmasa da birçok ülkede iPhone sahibi olmak çok şey ifade ediyor. Bu yüzden insanlar ne kadar para kazanırsa kazansın ya da ne kadar zor durumda olursa olsun iPhone almak için her şeyi yapıyorlar. Bunlardan ikisi de Çin'de yaşayan çift Bay Teng ve Bayan Zhang. Tam isimleri verilmeyen bu çift şu an 'de iPhone satın almak için yeni doğan lerini satmaklalanıyorlar.
Belirtilene göre, henüz bebekleri doğmadan gazetelere sahibi belirsiz ilanlar veren bu çift, çocukları doğar doğmaz50.000 yuana (15.000 TL) satmışlar. Bu  sonrası hesaplarına yatan para ile alışverişe çıkan bu çiftin bu parayla da iPhone ve diğer lüks ürünler aldığı söyleniyor.
Öte yandan bu çift bu ları kabul etmiyor. Çiftin savunması ise böyle bir şeyi çocukları için daha iyi bir gelecekistedikleri için yaptıkları. Şu an konuyla alakalı soruşturma sürüyor. Çift eğer suçlu bulunursa uzun yıllarını hapiste geçirecekler.

Tim Cook'a iOS 7 yüzünden dava açtı

Tim Cook'a iOS 7 yüzünden dava açtıApple ve mahkeme ya da dava kelimeleri bir cümlede olunca genelde aklımıza ilk olarak patent davaları gelir ancak bu sefer öyle değil. Kaliforniyalı bir  kullanıcısı olan Mark Menacher, son dönemde eşine rastlanmamış bir sebepten dolayı Apple CEO'su Tim Cook'a açtı.
Apple'ın mobil cihazlarından birisini kullanan Menacher, bu cihazı Apple'ın mobil işletim sisteminin yeni sürümü iOS 7'ye WiFi ile otomatik güncellenmesinden dolayı şikayetçi. Bu güncelleme yüzünden cihazında 1GB'dan fazla depolama alanı kaybettiğini söyleyen Menacher bu sebeple Apple CEO'suna bir dava açtı.
Öte yandan Menacher, Tim Cook'tan öyle milyon dolarlar filan  etmiyor. Apple kullanıcısının tek isteği cihazındaniOS 7'nin kaldırılması ve sadece 50 dolar . Bakalım  bu kullanıcının bu mütevazi talebine nasıl yanıt verecek.

Muhteşem Facebook Kapak Fotoğrafları

Herkese Merhaba.Bugün sizlere acebook kapak fotoğraflarını paylaşmak istedim.Bu seferlik resimleri buraya yerleştircem ama bir sonraki yayında hepsini ayrı ayrı arşiv yaparak sizin indiremenizi sağlıyacam.



































Bilim Şokta:Gökten Elmas Yağıyor.

Jüpiter,Satürn,uzay,nasa,yıldız,gezegen,bilim,evren,yağmur,elmasJüpiter ve Satürn'de Amerikalı bilim insanları Jüpiter ve Satürn gezegenlerinde 'elmas yağmurları' olabileceğini ortaya koydu.
Satürn ve Jüpiter gezegenlerinin atmosferi ile ilgili yeni veriler bol miktarda karbona işaret ediyor.

Gaz ve şimşek fırtınaları bu gezegenlerdeki metan gazını karbona dönüştürüyor ve bu madde gezegen yüzeyine düşerken katılaşarak önce grafit (saf yumuşak karbon) parçalarına daha sonra da elmasa dönüşüyor.

Araştırmacılar, yeni verileri paylaştıkları konferansta, gezegenin sıcak bölgelerinde elmastan "yumruların" eriyerek sıvıya dönüştüğünü söyledi.

Wisconsin-Madison Üniversitesi ve Nasa'nın Jet İtici Laboratuvarı'nda görevli araştırmacı Dr Kevin Baines, en büyük elmas parçasının bir santimetre çapında ve "Elizabeth Taylor'un gururla takacağı büyüklükte" olabileceğini ifade etti.

Baines, Satürn'e yılda bin ton elmas yağdığını belirterek "İnsanlar bu konuda nasıl fikir yürüttüğümüzü soruyor. Çünkü bu gezegene gidip yerinde gözlem yapmak mümkün değil. Ama bu kimya meselesi ve bu konuda oldukça eminiz." diyor.

Fırtına geçitleriHenüz yayımlanmayan yeni bulgular Denver'deki Amerikan Astronomi Derneği'nin Gezegen Bilimleri bölüm toplantısında açıklandı.

Bugüne dek Uranüs ve Neptün'de değerli taşların olabileceği fakat Jüpiter ve Satürn'de atmosferin buna uygun olmadığı düşünülüyordu.

Baines, California Uzman Mühendislik'ten Mona Delitsky ile birlikte, gezegenlerin içindeki ısı ve basınca ilişkin tahminlerin yanı sıra karbonun farklı koşullardaki davranışını inceledi.

Bunun sonucunda, özellikle Satürn'ün geniş bir bölümünde gökten elmas kristalleri yağdığı sonucuna vardı.

Baines bu süreci şöyle açıkladı:
"Her şey atmosferin üst tabakasında şimşek çakması sonucu metanın dönüşüme uğradığı fırtına geçitlerinde başlıyor. İs, düşerken üzerindeki basınç artıyor ve yaklaşık bin mil sonra grafite, yani kurşun kalemlerde görülen türden karbona dönüşüyor. 6 bin km derinlikte, düşen grafit parçaları sertleşerek elmaslaşıyor. 30 bin km daha düşünce, bu aşırı derinlikte basınç ve ısı öylesine büyüktür ki elmaslar artık katı halde kalamaz. Bu derinlikte karbona ne olduğuna dair belirsizlik söz konusu."

İhtimallerden biri, bu katı elmasların yüksek ısı karşısında eriyerek sıvı karbon "denizi" oluşturması.

Baines, "Daha soğuk bir merkeze sahip olan Uranüs ve Neptün'de elmaslar sonsuza kadar kalabilir ama Jüpiter ve Satürn'de değil." diyor.

Bu bulgular henüz diğer gezegen uzmanları tarafından değerlendirilmedi fakat uzmanlar, elmas yağmuru olasılığının dışlanamayacağını söyledi.

Uranüs ve Satürn'de elmas olduğu tahminini ilk yapan uzmanlardan olan Prof. Raymond Jeanloz, "Bu gezegenlerin büyüklüğünü dikkate aldığınızda mevcut olabilecek karbon (dolayısıyla elmas) miktarı azımsanmayacak kadar çok olabilir" dedi.

Bununla birlikte Calfornia Üniversitesi'nden Dr. Nadine Nettelmann karbonun Satürn'ünki gibi hidrojen ve helyum açısından zengin bir atmosferde elmasa dönüşüp dönüşemeyeceğini görmek için ileri araştırmalara gerek duyulduğunu vurguluyor.

Blogger 'Bayramınız Kutlu Olsun' Eklentisi

Blogger Kurban Bayramı Eklentisi (Yeni)Merhaba.Bildiğiniz gibi yarın kurban bayramı bunun için sizlere küçük bir bayram eklentisi vermek istedim.Önizlemesi ve kodu aşağıdadır.Size şimdiden

İyi Bayramlar...

Kodu blogunuzda görülmek istediğiniz yere yapıştırınız.:)


Küçük bir yorumda da atarsanız sevinirim.:)

405 Milyon Kişi Hala Windows XP Kullanıyor

windows xp


Kullanıcıların Windows XP'den vazgeçerek yeni bir işletim sistemine geçmeleri Microsoft'un yaşadığı en büyük sıkıntılardan biri olarak görünse de teknoloji devi bu konuda başarının ilk işaretlerini görmeye başladığını dile getirdi.
Dünya çapında işletim sistemi kullanımıyla ilgili yapılan pazar araştırmaları hala kullanıcıların yüzde 33'lük bir bölümünün Windows XP kullanmaya devam ettiğini gösteriyor olsa da Microsoft bu oranın çok daha düşük olduğunu ileri sürüyor.
Microsoft'un kendi pazar araştırması istatistiklerine göre Windows XP'nin dünya genelindeki kullanıcılar tarafından kullanım oranı yaklaşık yüzde 27 civarında (bu rakama göre Windows XP, hala dünya üzerinde en çok kullanılan ikinci işletim sistemi oluyor). Microsoft gözcüsü Paul Thurrott tarafından yapılan açıklamaya göre dile getirilen dünya genelindeki bu yüzde 27'lik Windows XP kullanımı, yaklaşık olarak 405 milyon bilgisayarın hala emektar işletim sistemi Windows XP kullandığının bir göstergesi.
Şirketin çalışanlarıyla yaptığı bir iç toplantı sırasında ortaya çıkan bu rakamlar sonrasında, şirket yetkilileriWindows XP'nin emekli olacağı 8 Nisan 2014 tarihinden itibaren kullanıcıların yaşlı işletim sistemini kullanmayı bırakarak Windows'un yeni bir versiyonunu kullanmaya başlayacağı konusunda hala ümitli.
Gerçekçiliği tartışılabilir olsa da Microsoft, Windows XP'nin emekliye ayrılması sonrasında Windows XP kullanım oranının yüzde 13'lere düşmesini bekliyor. Microsoft'un bu beklentisinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini bekleyip hep birlikte göreceğiz.

iPhone 5S'te mavi ekran sorunu!

iPhone 5S'inizde Windows'ta görmeye alıştığınız efsane mavi ekranı görürseniz şaşırmayın!

iPhone 5S'te mavi ekran sorunu!


"Mavi ekran" hatasının sadece Windows'lu bilgisayarlara has bir hata olduğunu sanıyorduk, ancak yukarıdaki görüntü biraz yanıldığımızı gösterdi.

Bazı Apple iPhone 5S sahipleri, ceplerinin rastgele olarak baştan başladığını, bazen ise kilitlenmenin ardından bir mavi ekran gördüklerini söylüyorlar. Raporlara göre bu mavi ekranın ardından cihaz baştan başlıyor. Hataya ne kadar çok kullanıcının rastladığı ise şimdilik bilinmiyor.

The Verge'e göre sorun genellikle Apple'ın iWork uygulamalarını kullanırken, özellikle de bu uygulamalar arasında geçiş yaparken ortaya çıkıyor. Apple konu hakkında henüz herhangi bir açıklama yapmasa da, yakında bir onarım yayınlamasını bekleyebiliriz.

Facebook Arama Sonuçlarında İsimleri Gizleme Özelliğini Kaldırdı

Facebook Arama Sonuçlarında İsimleri Gizleme Özelliğini Kaldırdı

Facebook gizlilik ayarlarından “isimle aratıldığında arama sonuçlarında görüntülenememe” özelliğini tamamen kaldırdığını duyurdu. Bu değişiklikle birlikte kendilerini Facebook arama sonuçlarında gizleyenler de artık bulunabilir olacak; diğer bir deyişle Facebook üzerindeki herkes artık isimleriyle aranıp görüntülenebilecek.

“İsminizi kullanarak kimler zaman tünelinizi görüntüleyebilir?” seçeneğini geçtiğimiz sene Facebook gizlilik ayarlarından kaldıran Facebook, şimdi bu özelliği kullanan kısıtlı sayıda kullanıcıyı da isimle aranamama ayrıcalığından muaf ediyor. Bu değişiklikle birlikte kimsenin Facebook arama sonuçlarında çıkmama gibi bir şansı yok.

Ayrıca bu gizlilik seçeneğinin kaldırılmasıyla sosyal ağ aramasıyla (Graph Search) engellenen kişiler de kullanıcının sayfasını arama sonuçlarında görebilecek. Ancak bu sayfanın içine girip paylaşımlarınıza, fotoğraflarınıza ve kişisel bilgilerinize bakabileceği anlamına gelmiyor. Arama sonuçlarında adınız ile sizi bulan engellediğiniz kişiler yalnızca herkese açık olarak paylaştığınız içeriklerinizi görebilecek.


Facebook, bu gizlilik özelliğini sosyal ağa yapılan son güncellemeler sonrası çok fazla kullanışlı olmadığından kaldırdığını söylüyor. Bu gizlilik ayarını Facebook bu gizlilik ayarının sosyal ağın limitli özelliğe sahip olduğu zamanlar için geliştirildiğini ve son güncellemeler sonrası geçerli olmadığını söylerken bu ayarla birlikte isimle aratılıp bulunamazsanız bile ortak arkadaş listelerinde ya da etiketlendiğiniz fotoğraflarda adınıza tıklandığında yine profilinize ulaşılabilir olduğunuzu vurguluyor.

Facebook başkaları tarafından görüntülenmemesini istediğiniz paylaşımları tek tek herkese açık, arkadaşlar, sadece ben ya da özel seçeneklerinden birini seçerek ayarlayabileceğinizi yineliyor. Eğer sizi rahatsız eden bir kullanıcı varsa ise bunun en iyi yolunun onu engellemek olduğunu dile getiriyor. Ancak bu kullanıcıların sahte isimlerle hesap açıp yeniden sizi rahatsız etme ihtimali de yok değil. Facebook kaldırdığı bu özelliğin kullanışlı olmadığını söylese de arama sonuçlarında tüm Facebook üyelerinin görüntülenebilecek olması ve kaldırdığı bu gizlilik ayarının yerine bir alternatifini sunmuyor oluşu tartışmalara neden olacak gibi duruyor.

JoyGame WolfTeam ile Rekora Gidiyor!


JoyGame, Joygame Global, Joygame Arabic, mobil oyun portalı Joymoby, Joygame Store, anime portalı Joyotaku, radyo kanalı Jeton, web tabanlı oyunlar portalı Hengame SHR’nin ana markalarıdır. 4 yılda Türkiye ve MENA bölgesi dahil olmak üzere 25 milyonu aşkın üye, 3 milyon aktif oyuncu, 90 bini aşkın anlık oyuncuya ulaşarak, büyük başarılara imza atmış adını sık sık duyduğumuz bir oyun firmasıdır.


JoyGame WolfTeam ile Rekora Gidiyor!

Wolfteam, 12 Ekim Cumartesi günü bir rekor denemesine imza atacak. Sıklıkla düzenlenen turnuvalarıyla oyuncuların keyifli dakikalar geçirmesini sağlayan Wolfteam’in, bu sefer de hedefi aynı anda 100 bin kişiye ulaşarak Türkiye rekoru kırmak. Saat 13:00- 16:00 arasında gerçekleştirilecek rekor denemesine katılacak oyunculara 5 bin TL değerinde ödüller dağıtılacak. Daha fazla detay için tıklayın: www.joygame.com

4G'yi Türkler geliştirecek!


Çoğu ülkeler 5G beklerken ülkemizde hala 4G teknolojisinin olmaması büyük bir eksiklik. 3G teknolojisini kullanan abone sayısı 45 milyona ulaştı ve 4G’nin, 3G’den 4-5 kat daha hızlı olduğu bilinen bir gerçek. Bu konuda açıklama yapan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Yıldırım, 4G'ye geçiş öncesinde yerli teknolojinin geliştirilmesi için çalışmalara başlandığını ve Türkiye’nin 4G ile tanışması için Ar-Ge çalışmalarının devam ettiğini söyledi.

Bakan Binali Yıldırım, bu kapsamda bir toplantı yapılacağını ve Türkiye açısından şartların görüşüleceğini belirtti. Ayrıca Yıldırım, 4G ile ilgili teknolojinin tam anlamıyla rekabet edecek düzeye erişip erişmediğinin kontrol edileceğini söyledi ve "Çünkü bir lisansı getirmek önemli değil. Onun yaygın kullanılabilirliğini sağlamak önemli. Bunun da çok büyük bedellerde olmaması lazım. Bu kötü tecrübeyi 3G’de tüm dünya yaşadı, Türkiye yaşamadı. Türkiye, en son geçti ve en iyiyi kullanan ülke oldu. O zaman bizi tenkit ettiler ama biz doğru olanın bu olduğuna inandık. Sonucu da gördük" dedi.



4G'yi Türkler geliştirecek!

Bakan Yıldırım, söz konusu yerli teknolojinin geliştirilmesi için Aselsan, Savunma Sanayii Müsteşarlığı, Netaş gibi kurum ve kuruluşlara görev verildiğini söyledi ve "Önce cihazları geliştiriyorlar. Baz istasyonu ihtiyacı var. Ona uygun cihazlar geliştiriliyor. Bu cihazlar hazır olduğunda, kendi geliştirdiğimiz teknolojiyle işi başlatmış olacağız. Böylece kaynak israfından da döviz kaybından da kurtarmış olacağız" dedi.

Google reklamlarında yüzünüzü görebilirsiniz

Google reklamlarında yüzünüzü görebilirsiniz

Eğer hiç kendi resminizi ya da arkadaşlarınızı Facebook reklamlarında gördüyseniz, Google’ın yeni servisi hakkındaki haberler hoşunuza gitmeyebilir. TOS’unu güncelleyen firma bir ay sonrasından itibaren kullanıcıların resim ve isimlerine ulaşım izni verecek.

Google’daki isim ya da resimlerinizi silmek için bir ayınız var yani 11 Kasım’dan itibaren Google’ın yeni servisiyle tanışmış olacaksınız.

 Yeni reklamcılık politikasında kullanıcıların sadece tanıdıkları insanlara, arkadaşlarına ve tanıdık yüzlere güvenmesinden dolayı reklamlarda da kullanıcılarının resimlerini kullanacağını belirtti. Böylece gördüğünüz reklamlarda tanıdığınız insanlar olduğunda bilinç altınızda o reklamın güvenilir olduğunu düşündüren etkenler olmuş olacak.

Aslında yöntem haince ancak zekice. Facebook’un da aynı politikayı uygulamak istemesi üzerine Google ile işbirliği yapacağı düşünülüyor. Ayrıca reklamlardaki kullanıcıların 18 yaş üzerinden seçilecekleri belirtiliyor.

Google’ın bu politikayı sunmak istemesi ilk değil, 2011 yılında da aynı olay gündeme gelmiş ancak fazla yayılamamıştı. Facebook arkadaşları projesiyle yeniden gündeme gelen uygulamanın bu kez Facebook’taki arkadaşlarınız ve fotoğraflarınız gibi avantajları olacak ve bu kez firma uygulamadan ümitli.

279 Dolara Notebook Olur mu? Google: Olur!

279 Dolara Notebook Olur mu? Google: Olur!



Google’ ın kendi işletim sistemine sahip Notebook cihazı Chromebook belki istenen satış rakamlarına ulaşamadı fakat hatırı sayılır bir ekosistemi de kendi bünyesinde oluşturdu.

Chromebook ChromeOS işletim sistemini bulut üzerinden çalıştırarak PC üzerinden çalışan sistemlere göre çok daha hızlı çalışmakta. Chromebook ile Word ve Excel dosyaları üzerinde de çalışabilirsiniz. Video oynatabilir, Chromebook ile dışarıya görüntü aktarabilirsiniz. En güzel yanlarından biri de pil süresinin neredeyse 1 gün boyunca bitmemesi. Şarj için ayrı bir adaptör taşımanıza gerek yok. Telefonunuzu şarj ettiğiniz mikro USB kablo ile şarj edebilirsiniz.

Google’ ın yeni tanıtımını yaptığı Chromebook 11 ise evde kişisel kullanım açısından oldukça güzel bir ürün. 279 $ yurtdışı fiyatı da 400 – 500 $’ lık tablet piyasasını oldukça tehdit ediyor. Tüm dünyada tablet ekosistemi çocuklara oyun oynamak için verilen bir cihaz olduğu için ve Chromebook’ ta ki oyun deneyimi de tablette olduğu kadar eğlenceli olmadığı için Chromebook maalesef tabletleri alt edemiyor. Chrome işletim sistemi web tarayıcısı olarak tabiî ki Chrome tarayıcı kullanıyor. Chrome tarayıcının kendi işletim sisteminde daha hızlı çalıştığı forum sitelerinde yazılıyor ama tam performansını değerlendirmek için detaylı bir test yapmak gerekiyor. Apple Mac kullanıcısı iseniz Chromebook’ u asla tavsiye etmem lakin uyumlu çalıştığı tek bir program bile bilmiyorum.

Chromebook 11’ in teknik özellikleri; 11,6 inç boyutunda 16:9, 1366 x 768 piksel çözünürlük ile 300 Nit parlaklık vaat eden IPS panel fiyatına göre oldukça tatminkar gözüküyor. 2 GB DDR3 Ram ve 16 GB SSD bulunan cihazda görüntülü görüşme için entegre kamera, USB 2.0 ve mikro Sim kart yuvası bulunuyor. Böylece 3G üzerinden her an internet deneyimi yaşamanız sağlanıyor. Samsung’ un tabletlerinden alışık olduğumuz A15 tabanlı çift çekirdekli Exynos 5250 işlemcisi biraz eski bir işlemcide olsa bulut üzerinden çalışan işletim sistemini gayet stabil çalıştırmaya yetecektir. 297 x 192 x 17,6 mm ölçülere sahip Chromebook 1 kilogram ağırlığı ile taşınılabilirliği bir üst seviyeye çıkartıyor. Malzeme kalitesi olarakta magnezyum ile güçlendirilmiş kaliteli plastik kasada fan kullanmayarak gürültünün de önüne geçilmiş. Chromebook siyah ve beyaz renk seçeneği sunuyor.

Chromebook size göre alınabilir mi bilemiyorum ama fiyatı ile ve Google’ ın vaat ettikleri ile mutlaka denenmesi gereken bir ürün diye düşünüyorum. Chromebook şu anda sadece Amerika ve İngiltere’ de satışa sunuldu ama çok yakın bir sürede global satışına da başlanacaktır.

Chromebook 11 ülkemizde Apple iPad Mini fiyatından satılsa hangi ürünü tercih ederdiniz?



279 Dolara Notebook Olur mu? Google: Olur!

279 Dolara Notebook Olur mu? Google: Olur!






 
Support : Creating Website | Johny Template | Mas Template
Copyright © 2011. Bedava Film İzle - All Rights Reserved
Template Created by Creating Website Published by Mas Template
Proudly powered by Blogger Template